Sie befinden Sich nicht im Netzwerk der Universität Paderborn. Der Zugriff auf elektronische Ressourcen ist gegebenenfalls nur via VPN oder Shibboleth (DFN-AAI) möglich. mehr Informationen...
Ergebnis 7 von 22

Details

Autor(en) / Beteiligte
Titel
Türkiye'de Finansal Risklerin Reel Piyaslara Etkisi: Aktarım Mekanizmalarının Analizi(1989-2003)
Ort / Verlag
ProQuest Dissertations & Theses
Erscheinungsjahr
2007
Quelle
ProQuest Dissertations & Theses A&I
Beschreibungen/Notizen
  • Parasal ve finansal değişkenlerin reel ekonomik değişkenler üzerinde etkili olup olmadığı iktisat teorisinde temel tartışma konularından biri olmuştur. Klasik, Neo Klasik ve Monetarist iktisatçılar paranın miktar teorisine bağlı kalarak, parasal değişkenlerin reel etkilerinin olmadığını kabul etmişlerdir. Bu nedenle söz konusu iktisatçılar için finansal risklerin reel etkileri olmamaktadır. Keynesgil iktisatçılar ise parasal değişkenlerin, paranın spekülatif amaçla da talep edilebileceğinden dolayı, reel etkileri olabileceğini ortaya koymaya çalışmışlardır. Keynesgil iktisatçılar paranın reel etkileri yanında finansal piyasaların gelişmesine bağlı olarak, finansal değişkenlerin de reel etkilerinin olabileceğini analiz etmişlerdir.Post Keynesgil iktisatçılar sermaye piyasasına, Yeni Keynesgil iktisatçılar finansal aracılar ve kredi değişkenlerine önem vermişlerdir. Post Keynesgil iktisatçılar finansal kriz ve krizin nedenlerini ortaya koyarken, ekonomideki karar birimlerinin bilanço durumlarını da analizlerine dahil etmişlerdir. Böylece finansal fiyatlarda ortaya çıkan değişimlerin nasıl kriz sürecinin kaynağı olduğunu göstermişlerdir. Yeni Keynesgil iktisatçılar “Banka Kredi Kanalı” çerçevesinde banka rezervlerindeki artışın ortaya çıkardığı etkilerin IS-LM eğrileri yaklaşımından farklı olduğunu ortaya koymuşlardır. Bu yaklaşım, döviz kuru ve likidite risklerinin reel etkilerinin analizi açısından önemli araçlar sunmaktadır.Türkiye’de finansal piyasalarda 1980 yılından sonra yeni bir yapılanma ortaya çıkmıştır. 1989 yılında tam konvertibiliteye geçiş, bu yeni yapılanma sürecinin son aşamasıdır. Ancak, bu son aşamaya gerekli olan ekonomik koşullar sağlamadan geçilmiştir. Bu süreçte ekonomik birimlerin bilanço yapılarında değişimler ortaya çıkmıştır. Söz konusu değişim, devletin yüksek oranda iç borçlanmaya yönelmesinden dolayı finansal fiyatlardaki dalgalanmalardan ortaya çıkan risklerin reel etkilerini artırmıştır.Bu çalışmada, VARFIMA yöntemiyle Türkiye’de finansal fiyatlardan ortaya çıkan finansal risklerin reel sektörün yatırım ve üretim düzeyi üzerindeki etkisi analiz edilmiştir. VARFIMA yöntemi, finansal fiyatlardaki dalgalanmalardan ortaya çıkan etkilerin analizine imkan vermektedir. Ayrıca bu yöntem doğrusal olmayan süreçlerin analizinin yapılmasını da sağlamaktadır. Bununla birlikte, risklerin ve bu risklere bağlı olarak ortaya çıkan şokların kalıcı olup olamadığı da bu yöntemle analiz edilebilmektedir.Yapılan analiz sonucunda, Türkiye’de devletin net iç borçlanmasının reel sektör yatırım düzeyini azaltıcı etkisi olduğu bulgusuna ulaşılmıştır. Döviz kuru ve faiz oranı değişkenlerinden kaynaklanan şokların, reel sektör yatırım ve üretim düzeyleri üzerindeki etkisi de azaltıcıdır. Elde edilen bulgulara göre, bu etkiler kalıcıdır. Finansal açıklığın refah üzerindeki etkisinin negatif olduğu tespit edilmiştir. Bu durum aynı zamanda hanehalkının uluslararası finansal piyasalara katılımının olmadığını göstermektedir. Finansal risklerin reel sektöre aktarılması, finansal işlemlerin reel ekonomik faaliyetlerden kopmasından ileri gelmektedir. Finansal risklerin yönetimi konusunda geliştirilen yöntem ve araçların temelinde artan finansal işlemler vardır. Bu durum, para politikası ve araçlarının etkinliğini zayıflatmaktadır.
Sprache
Türkisch
Identifikatoren
ISBN: 9798381807905
Titel-ID: cdi_proquest_journals_2957144495

Weiterführende Literatur

Empfehlungen zum selben Thema automatisch vorgeschlagen von bX