Sie befinden Sich nicht im Netzwerk der Universität Paderborn. Der Zugriff auf elektronische Ressourcen ist gegebenenfalls nur via VPN oder Shibboleth (DFN-AAI) möglich. mehr Informationen...
Arap Baharı sonrası meydana gelen çatışmalar nedeniyle binlerce mülteci, daha iyi bir yaşam umuduyla Avrupa'ya gitmiştir. Avrupa devletlerinin tutumu ve özellikle denizlerde meydana gelen kazalar sonucu binlerce mültecinin yaşamını yitirmesiyle bu süreç, krize dönüşmüştür. Mültecilerin, Avrupa'ya yönelmeleri ve bu konunun aşırı sağ partiler tarafından siyasallaştırılması ve seçim malzemesi haline getirilmesi yeni bir olgu değildir. Ancak, 2015 yılında Avrupa'nın yaşadığı mülteci krizi başta siyasi olmak üzere, Avrupa'da birçok dengeyi değiştirmiştir. Öyle ki, yılların birikimi olan insan hakları, çokkültürlü toplum ve İkinci Dünya Savaşı sonrası inşa edilen mülteci hakları gibi AB tasarruflarının yeniden değerlendirilmesine sebep olmuştur. Ayrıca, Brexit örneğinde olduğu gibi AB'nin geleceği de tartışma konusu olmuştur. Mülteci krizinin yaşandığı dönemde Avrupa devletleri tutarlı bir yaklaşım sergileyememiştir. Yapılan değerlendirme sonucunda, mülteci krizine yönelik milliyetçi tepkiler verildiği, bu tepkilerin seçim sonuçlarına yansıdığı ve Avrupa'da aşırı sağın yükselmesine neden olduğu, incelenen üç ülke ve bu ülkelerde yer alan partiler üzerinde gözlemlenmiştir. Bu kapsamda, mülteci krizine yönelik, AB düzeyinde insan haklarına dayalı kapsamlı ve yapıcı politikalar oluşturulması, anaakım partilerin aşırı sağ seçmenin korku ve endişelerini dikkate alarak, seçmenlerle aralarındaki güven bağlarının yeniden kurulması gerektiği ortaya çıkmıştır.